30 Ocak 2017 Pazartesi

Hidrojen Katı Metalik Hale Dönüştürüldü


Bilim adamları, hidrojeni metal gibi kullanılabilecek katı bir hale dönüştürmeyi başardıklarını bildirdi. İngiltere'nin Harvard Üniversitesinden araştırmacılar Ranga Dias ve Isaac Silvera, hidrojenin metal halde kulanılabilen "harika maddeye" dönüştüren deney gerçekleştirdiklerini duyurdu.
"YERYÜZÜNDE İLK KEZ OLUŞTU"
Yeni teknolojinin sıfır dirençli elektrik kabloları ve süper güçlü roket yakıtları gibi çok sayıda ileri teknoloji uygulamasında kullanılabileceğini belirten Profesör SilvaBBC'ye yaptığı açıklamada "Katı metalik hidrojen yeryüzünde ilk kez varlık buldu." değerlendirmesinde bulundu.
2 ELMAS ARASINDA SIKIŞTIRILDI
Dias ve Silvera, yaptıkları deneyde, moleküler hidrojenin küçük bir örneğini içeren bir elmas örs hücresini 2 sentetik elmas arasında sıkıştırdı.
Araştırmacılar, bu elmas örs hücresini atmosfer basıncının yaklaşık 5 milyon katı olan 495 gigapascal basınca tabi tutarken, eksi 270 santigrad dereceye kadar soğuttu.
Amaç, hidrojen atomlarını, tıpkı metallerde olduğu gibi birbirine çok yakın şekilde sıkıştırarak kristal bir kafes oluşturmak ve elektronlarını paylaşmalarını sağlamaktı. Araştırmacılar elmas örs hücresindeki madde, parlak bir yüzey oluşturduğunda hal geçişinin belirgin bir hal aldığını gözledi.
"BU ÇOK HEYECAN VERİCİYDİ"
Maddenin dönüşümünü kayda geçiren araştırmacılar, "Basıncı yukarı doğru döndürdüğümüzde şeffaf moleküler katı bir madde oluştu. Daha sonra basınç artmaya devam edince madde siyaha dönüştü. Yarı iletken benzeri bir hal aldığından ve ışığı emebilmesinden dolayı siyah bir hal aldığını düşündük. ve daha sonra basıncı yükseltince parlaklaşmaya başladı. Bu çok heyecan vericiydi." ifadelerini kullandı.
"BİR SAÇ TELİNDEN DAHA AZ ÜRETİLEBİLDİ"
Araştırmacılar katı metalik hidrojenin ışığı yaklaşık yüzde 90 oranında yansıtabildiğini, bunun alüminyum aynanın yansıtma özelliğine yakın bir değer olduğunu kaydetti.
Bilim adamları şimdiye kadar üretilen metalik hidrojen miktarının insan saçının bir telinden daha az olduğunu ancak üretim miktarı yollarının zaman içinde bulunabileceğini ekledi.
Araştırmanın sonuçları, "Science" dergisinde yayımlandı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder